Yeliz Toy; “Türkiye Cumhuriyeti “parti devleti” anlayışına terk edilemez”

Yeliz Toy; “Türkiye Cumhuriyeti “parti devleti” anlayışına terk edilemez”

Eğitim İş Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy, Bursa Valisi Mahmut Demirtaş’ın, Gemlik Şehit Ethem Yaşar İlkokulu ve Celal Bayar Anadolu Lisesi’nin son yaşanan depremlerin ardından eğitime ara verip, öğrencilerin başka okullara nakledileceği ile ilgili toplantıya, sadece siyasilerin ve bürokratların katılmasını skandal olarak nitelendirerek, devlet aklından uzaklaşıldığını vurguladı. Yazılı basın açıklaması yapan Yeliz Toy, “Anayasanın altıncı maddesinde, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Türk Milleti egemenliğini Anayasa’nın koyduğu esaslara göre, yetkili organları eliyle kullanır. Egemenliğin kullanılması hiçbir surette hiçbir kişiye, zümreye veya sınıfa bırakılamaz…” ifadesi yer alır.

Egemenlik yetkisinin kötüye kullanılması, belli bir zümrenin faydasına hukukun ve Anayasanın eğilip bükülmesi, liyakatin yok edilmesine ne yazık ki her geçen gün yeni bir örnek eklenmektedir.

Hükümetin devlet otoritesinin işletilmesini sağlayan bir araç olduğunu unutan iktidar, bugüne dek görülmemiş durumlara ve kararlara imza atmaktadır.

Özellikle son yıllarda iktidarın akıl almaz uygulamaları ile ülkemiz bir parti devletine dönüştürülmüştür. Bütün kamu kurumları bir siyasal partinin gölgesinde bırakılmış, bununla da yetinilmemiş, o partinin bir uzantısına dönüştürülmüştür. Bakanlıklardan, müsteşarlıklara kadar her kurum bir siyasi partinin temsil yeri haline getirilmiştir. Milli Eğitimimizin geldiği son nokta bunun en çarpıcı örneklerinden biridir.

Bu karanlık dönüşüm öyle bir hal almıştır ki devletin valisi okullarla ilgili karar alırken bir siyasi partinin belediye başkan adayını ve aynı partinin ilçe başkanını makamında ağırlayıp ortak toplantı düzenleyebilmektedir. Demokrasinin benimsendiği ve liyakatin var olduğu bir ülkede bu gibi bir durum kuşkusuz söz konusu olamaz.

Ancak yaşamın her alanında başka bir seçenek kabul etmeksizin doğrudan söz sahibi olmak isteyen AKP hükümetinin yaptığı düzenlemelerin getirdiği baskı ortamı ve devlet kademelerindeki bozulmalar ne yazık ki endişenin ötesine geçmiştir. Özellikle eğitim alanında yaşanan tarikat ve cemaatlerin farklı projelerle okullara eklemlenmesine bir de yetkisiz siyasi kişiliklerin karar alma sürecine dahil edilmesi eklenmiştir.

Ülkemizde yapılacak olan 31 Mart Yerel Seçimleri öncesi AKP, yasak olmasına rağmen kamu kurumlarında çeşitli etkinlikler düzenlemektedir. Siyasi propaganda yapmaya devam eden AKP yetkililerinin bu tutumuna bir yenisi daha eklenmiş, üstelik bu kez bir devleti temsil eden vali de bu duruma destek olmuştur.

Bursa Valisi Mahmut Demirtaş; deprem riski nedeniyle gündeme gelen Gemlik Şehit Ethem Yaşar İlkokulu ve Celal Bayar Anadolu Lisesi’nin eğitime ara vereceği haberi konuyla ilgili yapılan toplantı sonrası açıklandı. Toplantıda alınan karara göre, deprem riski nedeniyle Şehit Ethem Yaşar İlkokulu öğrencilerinin Özdilek Anadolu İmam Hatip Lisesine nakledilecekleri, Celal Bayar Anadolu Lisesi öğrencilerinin ise Şehit Mehmet Koray Pınar Ortaokulu’nda eğitim öğrenimlerine devam edeceği belirtildi.

Kararın alındığı toplantıda Bursa Valisi Mahmut Demirtaş, Gemlik Kaymakamı Hasan Göç ve Gemlik İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Duran’ın yanı sıra AKP Gemlik İlçe Başkanı Mehmet Taşar ile AKP Gemlik Belediye Başkan Adayı Refik Yılmaz da yer aldı.

AKP Gemlik İlçe Başkanı Taşar ve AKP Gemlik Belediye Başkan Adayı Yılmaz, henüz seçim sonuçlanmadan Bursa Valisi tarafından makamında ağırlanırken; konunun uzmanlarının, bürokratların ve ilgili meslek odalarının temsilcilerinin orada bulunmaması skandal bir gelişmedir. Siyasi parti temsilcileri ve yerel seçimde aday isimlerin eğitim öğretim ile ilgili kararların alındığı bir toplantıda bulunması kuşkusuz bozulan sistemi ve ülkenin “devlet aklı”ndan uzaklaşmasının en büyük kanıtıdır.

Parti devleti anlayışı ile gerçekleştirilen bu gibi eylemler, liyakatin unutulduğunu ve karar alma mekanizmalarının ne denli çarpık bir durumda olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.

Türkiye’de de son yıllarda her alana sirayet eden bozulma ve yaşanan olumsuz gelişmeler ülkenin karşı karşıya olduğu tehlikede bir adım daha öteye sürüklendiğimizi

göstermektedir. 22 yıldır ülkeyi tek başına yöneten AKP iktidarı, karşı devrim hamleleriyle laik Türkiye Cumhuriyeti’nin bütün birikimlerini yok ederken, bir taraftan da kendi yandaşlarına tüm makamları, kurumları ve değerleri peşkeş çekmektedir.

100.yılını kutladığımız Cumhuriyetimizin karşı devrim saldırıları ile yıpratılmaya çalışılmasına göz yummayacağımızı, devlet ve yurttaş ilişkisine zarar verecek her türlü anlayışa ve antidemokratik bir yaklaşım olan “parti devleti”ne geçit vermeyeceğimizi bir kez daha hatırlatıyoruz.

Demokratik sistemlerde eşi benzeri görülmemiş bu uygulamalardan derhal vazgeçilmelidir. Devlet kalıcı, hükümetler geçicidir” dedi.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM