Tüm Öğretmenler Birliği Sendikası Bursa İl Temsilcimiz Serkan BEBEK’in kamuoyuna duyurduğu maket mezardan sonra çedesi yakından takip eden töbsen Bursa İl Temsilcimiz çocuklara gerçek bıçakla hayvan kesme provası yapılması karşısında tepki gösterdi.

4+4+4 düzenlemesi ile hız kazanan bilimsel, çağdaş, laik eğitimi sonlandırma hamlesi bir yandan cedes ve tarikatlarla yapılan protokollerle çocuklarımız karanlığa teslim edilirken bir yandan da mesem , özel okulların sayısının her geçen gün artması eğitimde fırsat eşitliği yok edilerek, eğitim sermayenin ve burjuva toplumunun değişen ihtiyaçlarına göre yeniden yapılandırılma sürecindedir.Bugün akp’nin hayata geçirmeye çalıştığı neoliberal eğitim politikaları başta avrupa ve abd olmak üzere tüm kapitalist ülkelerde 80’li yıllardan beri gündemdedir.

Pedagojik eğitimi olmayan, çocuklara nasıl yaklaşacağını bilmeyen kişiler güya değerler eğitimi veriyor. Uygulamada görüyoruz ki çocuklar maket mezar başında annesinin öldüğünü hayal etmesi isteniyor, ellerine gerçek bıçak verip hayvan kesme provası yaptırılıyor.

Yetti mi yetmedi!
Çocuklara ücretsiz bir öğün yemek yok. Ama çocukların harçlıkları üzerinden askıda ekmek uygulaması. Çocukların harçlığına bile göz diktiler!

Isparta’da çedes adı altında askıda ekmek uygulaması.

İktidar okullarda bir öğün ücretsiz yemek talebine kulak tıkarken ÇEDES’le birlikte Isparta’da ortaya koyulan ASKIDA EKMEK çalışması çocuklarımızın okula beslenemeden geldiğinin açıkça itiraf edildiğinin göstergesidir.
Çocukların yeterli ve sağlıklı gıdaya erişimi gibi en temel hak bir türlü sağlanamıyor .Ücretsiz sağlıklı öğle yemeği politik bir konu. Sınıfsal bir mücadele aynı zamanda. Yoksulluğun, çocuklara bir öğün sağlıklı besin verememenin acı sonuçları ortada: Büyüme ve gelişmede gerileme, zayıflık ile obezite gizli açlıktan kaynaklanan iki önemli sağlık sorunu. Derin Yoksulluk Ağı’nın tespitlerine göre, beslenme sorunu zihinsel gelişimi de, akademik başarıyı da doğrudan etkiliyor.

Bitti mi bitmedi!

Yine Isparta’da çocuklar dersten çıkarılıp camiye götürülmüş. Boş sınıf fotoğrafı okul çedes sayfasında paylaşılmış. Fotoğrafın üzerine ise ” gülücük emojisi ile soran olursa camideyiz hemen geleceğiz.” yazılmış. Ders saati okulda olması gereken öğrencilerimiz okuldan kaçmak boş sınıf güzel bir şeymiş mesajı ile abi abla denilen manevi danışmanlarla camilere götürülüyor.

Yine Isparta’da hangi değer ve çevre eğtimini anlatmak istediklerini bilmediğimiz bir uygulama. 8 kız çocuğu yerde oturur vaziyette elleri arkadan kelepçelenmiş taklidi yaptırılarak görüntüye alınıp çedes sayfalarına atılmış.

Samsunda İlkadım Mithat Paşa Anadolu lisesinde çocuklar iyilik hareketini tanıyoruz konusuyla İHH Samsun şubesine götürülüyor ve burada çocuklara İHH tanıtımı yapılıyor. Okul sayfasından ise İHH ve Eğitim Bir Sen in imzacı olduğu logolarının bulunduğu afişler paylaşılarak çedes üzerinden siyaset yapılıyor. İHH tarikat ve cemaatlere olan yoğun ilişkisini Kamuoyundan gizlememektedir.

Bursa’da eğitimin dinselleştirilmesine ve iptal edilmesini istediğimiz çedes protokolüne karşı 31 kuruluşun ortak deklarasyonu ile “Bursa ÇEDES’e Karşı Güç Birliği (ÇEKAG ) ” ni kurduk.Töbsen Bursa ‘da bu platforumun yürütmesinde yer almaktadır ve yerel de Bursa’da ÇEDES’e geçit vermeyeceğiz diyerek mücadelemizi hem bireysel hem de ÇEKAG üzerinden devam ettirmekteyiz.

Bütün bu uygulamaların özünde öğrencilere tek din tek mezhep üzerinden ideolojik değerleri yükleme amacı var. Bu adım aynı zamanda başka inanç ve mezhep sahibi velileri yok sayma , tek din tek mezhep dayatması olarak algılanmalıdır. Okullarımız maalesef uzun süredir siyasal islam’ın dayatması ile belli bir inanç ve mezhebi temsil eden zihniyetin kuralları ve uygulamaları ile karşı karşıyadır.Dini dernek ve cemaatlerle art arda yapılan protokollerin hedefi Cumhuriyet değerlerinin yarattığı başka inançlara karşı hoşgörünün ve laikliğin ortadan kaldırılmasıdır..

Töbsen Bursa il temsilciliği olarak Tüm siyasi partileri , sendikaları ,meslek odalarını , dernekleri ve velilerimizi bugünümüze ve yarınlarımıza sahip çıkmaya çağırıyoruz.

Öte yandan TÖB-SEN’in ortaya çıkardığı skandalları, başka kaynaklara atfeden yayın kuruluşlarını da kınayan Serkan Bebek, ”