Abidin Uyar Yazdı; “Saygıdeğer başkana naçizane önerilerim…”

Abidin Uyar Yazdı; “Saygıdeğer başkana naçizane önerilerim…”

Prof. Çoşkun Can Aktan’ın  demokrasimizin oturmayışının önündeki en büyük engel olarak gördüğü beş nedeni buraya alıyorum …

* Plütokrasi: 

 * Lider Diktası: 

 * Elitizm ve Oligarşinin Tunç Yasası: 

* Bağımlı Yargı:

* Yozlaşmaya Eğilimli Siyasal Güç:

Lord Acton’un şu cümlesi ise her politika yapıcısının kurtulması imkansız hastalığıdır …

“İktidar yozlaştırır, mutlak iktidar mutlaka yozlaştırır”.

Her ne kadar sayın başkana naçizane önerilerim diyorsam da, sistemin olmadığı bir yerde güzel bir ülke, güzel bir Gemlik hayalim şahıslar üzerinden asla gerçekleşemez…

Yani ŞÜKRÜ başkana haksızlık etme ihtimalim fazlası ile var …

Beni kim yönetecek?

Başkan kim olacak?

Kimi seçmeliyim?

Bu soruları benim için ve biraz siyaset bilimi ve felsefesi ile uğraşan insanlar için  en anlamsız sorulardır…

Böyle bir siyasal sistemde içinde ahlak felsefesi geliştirmek imkansızdır.

Beyaz takım elbise ile çamurlu yolda yürümeye benzer …

Ne kadar temiz kalmayı becerebilirseniz şansınız o kadardır.

Çünkü; bizdeki siyasal gelenek Machiavelli’nin krala, prense, yöneticiye yaptığı önerileri  almıştır…

Ve sistem bu öneriler üzerine kuruldu…

Machiavelli ve Prense  öğütler …

Machiavelli’nin  prense  öğütleri onu kötü bir şöhret sahibi yaptı.

Adına ‘makyavelizm’ denilen kötü şöhreti siyaset ve devlet anlayışında değerler yerine, her ne pahasına olursa olsun etkin olma çabasını getirdi…

BENİM POLİTİKA YAPICIMI BU ADAM ÇOK ETKİLEDİ… 

Machiavelli bir prensin bir değere sıkı sıkıya bağlı kalmamak gerektiğini öğütlüyor.

Asıl ilke asla ilkeli olmamaktır ona göre  …

Örneğin;prens  dini de bir ‘kurnazlık aracı’ olarak kullanabilmelidir.

 (Dindar bilinci aldatan bu oldu, Feto DENEN alçak bu vasatta doğdu, teşvik edildi, sırtı sıvazlandı, bunların hiç biri kendiliğinden olmadı, onlar kendilerini gizlediler.Şimdi bu boşluğu ismail ağa, Menzil cüppeli doldurdu )  

 Yani dindar olmasında dindar gibi gözükeceksin… 

BÖLÜM    XV

İNSANLARIN, ÖZELLİKLE DE PRENSLERİN ÖVGÜ YADA  YERGİ ALDIKLARI ŞEYLER  ÜSTÜNE…

 “……bir prens tahtını elinde tutmak istiyorsa katı yürekli olmasını bilmeyi öğrenmeli ve gerektiğinde bu sanata başvurmalıdır.”

BÖLÜM XVI

 ELİ AÇIKLIK VE ELİSIKILI

  “….. çevresinde eliaçık ününü sürdürmek istediğinde prensin hiçbir şatafattan geri durmaması gerekir; ama o zaman da azar azar tüm malını mülkünü tüketir; sonunda eliaçık ününü ayakta tutmak için halkına vergi üstüne vergi salacak, bir parçacık para getirecek gibi gözüken her türlü fırıldağı çevirecektir”

BÖLÜM  X VII

ZALİMLİK  VE  MERHAMET  ÜSTÜNE VE SEVİLMEK Mİ  DAHA İYİDİR KORKULMAK MI?

“…….dolayısıyla eğer tebasının birlik ve sadakati söz konusu ise bir prens asla kendisine zalim denecek diye çekingen davranmamalıdır”

“Bu noktada bir sorun çıkıyor: Korkulmaktan çok sevilmek mi iyidir, yoksa sevilmekten çok korkulmak mı? Benim yanıtım bunların ikisinin de gerekli olduğudur;ama ikisini bağdaştırmak güç gözüktüğüne göre, birinden biri olmayacaksa sevilmekten çok korkulmak bence çok daha güvenlidir”

BİR GEMLİKLİ OLARAK YENİ     SEÇİLEN SAYGIDEĞER ŞÜKRÜ BAŞKANA ÖNERİLERİM  …

Fakat  ben Machıavellıyı değil Kantı  örnek alıyorum …

1.Önerim ;

 Ahlak felsefesi (Görev /Erdem ahlakı) .

NİÇİN  GÖREV AHLAKI ;

Kant bu ahlaka Kategorik imperatif  diyor   …

(deontolojik ahlak)

Bir başka ifade ile koşulsuz ahlak,yani çıkara dayanmayan hiç bir koşulla sınırlı olmayan ahlak…

 O görevi size koşullandığınız dış dünyada  bulunan  korku veya mükafat vermez …

O görevi size öz bilinciniz (ben) verir …

Çünkü düşünme tekil bir eylemdir.

Bu düşünce refleksiyon (felsefi) faaliyetidir .

En yüce birincil(metafizik) ilkeyi arar ve bulur …

“Praksis”tir( eylemdir) …

Teori değil pratiktir.

Kanta göre bir diğer ahlak ise  hipotetik imperatiftir.

 (Teleolojik ahlak) …

 Çıkar odaklı ahlaktır.

Korku(yargılanma )veya mükafat (oy kaygısı)odaklı ahlak  ereksel /gayesel dir.

Hiç makbul değildir.

(Polis korkusu ile kırmızı ışıkta duran sürücüyü düşünün. Veya işimden olurum korkusu ile rüşvet almayan bürokratı düşünün)

 2.Önerim:

 Size emanet edilen kamunun parasıdır…

 a-Belediyelerin kültürel etkinlik adı altında kendi ideolojisinde olan kendine yakın olan sanatçıya ,davet ettiği konuşmacıya büyük paralar ödediğini biliyoruz …

 Çok gereksiz reklam harcamaları ile inanılmaz servet transferi yapılmakta olduğu biliniyor…

 Sürekli BİLLBOARDlara yapılan (reklam panolarına)inanılmaz israf .

 Bu harcanan para  kamunun  parasıdır …

Fakat mantık şöyle çalışır .

 (”Onlarda yapmıştı”…

 “Birazda bizden olanlara ekonomik kaynak transfer edelim”) 

 Kamunun her çeşit parasını harcarken çok dikkatli olun, bilhassa sırf mevzuata uygun harcama kalemi olarak bütçeye konulmuş  yasal görünümlü ama meşru olmayan  halkın parasını  görev ahlakı sebebi ile asla harcamayın…  

 b-Kamunun emanet ettiği para nasıl harcanmalı …

 Para metafizik mübadele aracıdır .

 Üzerine binip gezemezsiniz .Yakıp ısınamazsınız, yiyerek karnınızı doyuramazsınız …

 O harcama ile bir metaya dönüşür se anlamlıdır …

 Parayı değerli kılanda harcandığı yerdir (rasyonel)

 Milton Friedman’ın para harcama matriksini  mutlaka kullanın …

 HARCADIĞIN PARA KİMİNDİR?

 A- Kendi  Paran

 B-Başkasının parası

VE KİME HARCIYORSUN 

C-Kendine..

D- Başkasına…

MİLTON FRİDAMANIN VARDIĞI SONUÇ…  

1– Kendi paranı kendin için harcıyorsan, kaliteye ve fiyata azami dikkat edersin…

 2- Kendi paranı başkası için harcıyorsan, sadece fiyata dikkat edersin… 

3- Başkasının parasını kendin için harcıyorsan, kaliteye dikkat edersin, ama fiyat senin için önemli değildir…  

 4- Başkasının parasını başkası için harcıyorsan, ne fiyat ne kalite senin için önemli değildir …

   3 ve 4. şıktaki, para harcama politikacıların(Devlet adamlarının belediye başkanların en çok sevdiği para harcama şeklidir)

 Fakat siz 1.şıktaki gibi kamunun parasını kendi paranız gibi harcayın ..

 3.önerim:

 İMAR RANTI;

 POLİTİKA YAPICISI + BÜROKRASİ SINIFI + İŞ ADAMININ İŞBİRLİĞİ OLMADAN ASLA GERÇEKLEŞMEZ …     

 Yani yasal soygun bu üçlü olmadan asla gerçekleşmez.

 3(a): Sakın mahkeme kararlarını delmek için mahkemenin  iptal  ettiği planları ikinci kez meclisten geçirmeyin.

 Gemlik ve Bursa büyük şehir  bu konuda bir hayli sabıkalıdır …

 Size bu konuda akıl verecekler olabilir onları görev ahlakı uyarınca etrafınızdan kovun …       

 T.C.

BURSA

2. IDARE MAHKEMESI

ESAS NO : 2021/1091

KARAR NO : 2022/1692

Bu kararı delmek için  o meclis, imar komisyon üyeleri ve başkan  tam üç kez plan değiştirdi.

Mahkeme tüm plan değişiklilerini iptal etti .Son karar 2022 de verildi.

Fakat mahkeme kararına uymadılar

Ve başta içişleri olmak üzere çevre bakanlığına ve savcılığa suç duyurularımıza rağmen ne başkanı ne meclis üyelerini ne imar komisyon üyelerini yargılatamadık .

 https://www.gazetebursa.com.tr/bursa/ozel-haber-gemlikte-akil-almaz-imar-oyunlari-17322

 (SİSTEM DEN KASTIM  BU İŞTE )

Onun için beni kiminle değil hangi sistemle yöneteceksin sorusu bilincin aradığı sorudur.

Eğer sistemin varsa isterse en şaibeli adam seçilsin sistem ona nefes dahi aldırmaz…

Eski ABD Başkanı Trump’ın başına neler geldiğini anlamamızı sağlayacak yedi önemli soru

https://www.bbc.com/turkce/articles/cd1mg0eevngo )

 3(b): İmar komisyonuna müteahhit iş adamı almayın …

 Akrabası veya belediyede  eşi  olan   inşaat işi ile uğraşan  partiliyi  imar komisyon üyeliğine  asla yaklaştırmayın.

 Bu görev ahlakı ile çok yakından ilgilidir …

Unutmayın bir ailede babalar nasıl en son duyan ise bir başkanda Belediyede çevrilen dolapları en son duyandır. 

3(c): İmar komisyon üyelerinin belli çıkar gruplarının ve hatırlı kimselerin lehine bir takım plan değişiklikleri yapma arzusu her daim olacaktır .

 Yanınızda sizi  aydınlatacak imardan anlayan çok iyi hukukçular bulundurun…

Ve onların dediklerinden dışarı çıkmayın …

 Onlara muhakkak danışın…  

 3(d): Başkan yardımcılığına partiliniz olsa dahi ismi dedikoduya karışmış ,şaibeli olarak tanınan isimlere sakın görev vermeyin…

Unutmayın!

 Siz bir yere gittiğinizde vekaleten yerinize bakacak olanlara bir çok usulsüz ve sizin onaylamadığınız işleri yaptıranlar olacaktır …

Bu durum imar rantı  ve görev ahlakı ile yakından ilgilidir …

 4.Önerim:

4(a) Çıkar grupları ve hatırlı şahıslar ile sakın mesai saatleri dışında bir arada bulunmayın …

 Onlarla gizli değil kamuoyu gözü önünde görüşme yapın …

 Onların sizden muhakkak  gayri ahlaki ve meşru olmayan  talepleri olacaktır bunu sakın unutmayın …

 Bu aynı zamanda size iftira atılmasını da önleyecektir…

 4(b)Dolaştığınız insanlara çok dikkat edin. Özel hayatlarında  belli zaafları olan ve toplumda  bu yönleri ile tanınmış kişilerle  mesai  dışında eğlence mekanlarında  bir araya gelmeyin… 

 Özelikle  muarızlarınızın  olumsuz  negatif görüntünüzü resmedip halka yaymasına fırsat vermeyin…

 5.Önerim:

 Doğanın tahribatına, denizin doldurulmasına asla izin vermeyin Gemliyi sahiline yeniden kavuşturun.

 Kayalardan  hiç olmazsa belli alanı kurtarın …

 6.Önerim: 

 Geçmiş te  Gemlik belediyesinin mahkum olduğu ama başkanlarının mahkeme kararlarına uymadığı konularda neye mal olursa olsun siz uyun …

 Ve yerine getirin…

 7.Önerim:

Geçmiş dönemlerde işlenen suçları muhakkak açığa çıkartın o şahısların yargılanması için siz harekete geçin ilgili makamlar  sizi engelleyebilir buna rağmen suç duyurularında bulunun    …

 8.Önerim:

 Başkan seçilmeden  evvel  Gemlik’te hangi araçları kullanmışsanız gene onları kullanın .Makam aracınızı Gemlik içinde hiç kullanmayın. Mümkünse kendi aracınız varsa onu  kullanın  ve makul yürüme ile gidilecek yerlere  yürüyerek  gidin …

 

 

 

 

 

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

1 Yorum

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM
ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ ; “BURSA OVASI DA, SANAYİSİ DE TÜM DEĞERLERİ DE SAHİPSİZ DEĞİLDİR” – Atatürkçü Düşünce Derneği Orhangazi Şubesi: […] ADD Bursa’dan ‘Soğuksu’ tepkisi: Değerlerimizi yok etmenize
2024-05-05 12:22:30