Abidin Uyar Yazdı; “İki ayrı konu OKLOKRASİ nedir ? Ve ben Belediye Başkanımızla tokalaştım!”

Gene itirazları görür gibiyim …

Ne bu şimdi diyenler,anlamadığımız kavramları kullanma diyenler olacaktır .

Fakat bu çok önemli bir kavram…

Ben uydurmadım …

Bu kavram siyasetten soğumuş, umudunu kesmiş yetenekli insanların boşalttığı siyasi alanı yeteneksiz insanların doldurması demek …

Zaman zaman Gemliye bakıp nasıl bu hale geldiğini düşünürüm …

Tabi Ülkemin de

Sebeplerini bilirim …

En önemli sebep OKLOKRASİ dir …

AHLAKLI BİREY BU YOZLAŞMANIN İÇİNDE OLABİLİRMİ?

Kamu tercih teorisi imar rantını açıklayan bir teoridir …

Çıkar grupları bürokrasi sınıfı ve politika yapıcısı bir araya gelmeden imar rantı gerçekleşmez.

Sıradan adamların işi değildir plan değiştirmek …

O gücü elinde bulunduran adamlar her yolu bilir …

Kamu tercih teorisinde Rant kollama piyasa süreçlerinin belirlediği bir olay değildir .

Bunu politik süreçler belirler…

Nereye Pazar yeri yapacağınızı ,nereye terminal binası yapacağınızı, nerenin imara açılacağını, nereyi kamulaştıracağınızı PİYASALAR(ihtiyaç) belirlemez …

Politik süreçler çıkar ilişkileri belirler …

İlkeli insanlar bu durumda siyasete karşı daima mesafelidir …

Çünkü ilkeli insan iki şeyi çok iyi bilir.

Ya kendi ilkeleri ya da partisinin ilkeleri geçerli olacaktır …

Eğer bir parti içinde bir mevki elde etmişsen kesinlikle şunu çok iyi bilirsin …

Beni “ben” yapan değerlerimi parti kapısının dışında bırakmak zorundayım…

Artık bu saatten sonra partimin disiplini ve çıkarları vardır der …

Grup kararı vardır liderimin işaret parmağına bakarım …

Aksi taktirde liderim beni tercih etmez .

Onunla ters düşemem …

Burada alt üst ilişkisi söz konusu dur …

Sadakat…

Ben üstüme sadık kalırım onun en saçma tezini savunurum oda beni ödüllendirir.

Buna patronaj denir…

Yani patronun yanaşması …

Siyasi ilişkiler kapsamında patronaj, elinde merkezi veya yerel belirleyici bir güç bulunan bir iradenin, kendisine verilen destek sonucu bir kimse ya da topluluğa kimi maddi ya da koruma, kollama gibi sosyal menfaatler sağlamasını içerir. Başka bir deyişle, söz konusu irade eliyle siyasi destek metalaştırılır ve böylece belirli bir bedel karşılığında satın alınması olanaklı kılınır.

Partimin çıkarları yalan söylemekten geçebilir.

Gerçeği gizlemekten geçebilir …

İnanmadığım şeyleri söyleyebilirim …

Peki bütün dünyada böyle midir? …

Bu daha ziyade doğu toplumlarında geçerlidir.

Çünkü lider kültü, oligarşin tunç kanunu, yozlaşmış yargı, seçmen deki unutkanlık(amnesia)demokrasi kültürünün gelişmemiş olması, taşra milliyetçiliği ve kültürel muhafazakarlık bu toplumlarda kaliteli insanların siyasetten soğumasına elini çekmesine ve bu boşluğun yeteneksiz ama ihtirasalı kişiler tarafından doldurması ile sonuçlanır .

Oklokrasi (Yunanca: οχλοκρατία, okhlokratía; Latince: ochlocratia),

bilgisi ve yetkinliği olmayan geniş halk kitlelerinin desteğini alan popülist siyasetçilerin devlet yönetiminde mutlak güç elde etmesiyle oluşan bir yönetim tabiri.

Antik Yunan siyasiyi düşünürleri oklokrasiyi en kötü üç yönetim biçimi arasında saymaktadırlar. Onlara göre üç kötü yönetim biçimi;

* tiranlık,

*oligarşi ve oklokrasidir…

Allahtan bizde böyle bir durum yok.

Bırakın bakan milletvekili olmayı basit bir derneğe başkan olmak için bile insanda kültür, birikim aranır bizim toplumda.

Kelime haznenizde en az 2-3000 kelime vardır.

Onun için sıfır hata ile ülkemiz şahlanıyor …

Haklı olarak başta Amerika, Almanya, İngiltere, Norveç, Finlandiya bizi kıskanıyor …

BAŞKANLA TOKALAŞTIK …

Belediye başkanımız katlı otopark altında esnafla tokalaşırken( her halde katlı otopark altında bir açılış için inceleme yapıyordu )tesadüfen benimle de tokalaştı .

Gayet doğal bir davranıştı .

Önce şunu içtenlikle belirteyim…

Gerçekten nazik bir beyefendi .

Ve sadece duygularım bu beyefendi için çok iyi şeyler söylüyor ve diğerinden ayırt ediyor .

Sadece inancım bu .

Tabi belediye teknotraları işin içine girip iş adamı çıkar gurupları ile kafa kafaya verip bir takım antin kuntin işlere girişip parti için den de imar işlerinden anlayan insanlardan yardım ve yataklık görüp bu beyefendiyi aldatıp, yanıltıp, bir takım hukuksuz işler yaptırabilir ihtimalini ayrı tutuyorum .

Evet tokalaştık sayın başkanla…

…

Bu tokalaşma ne sayın başkan için ne benim için tanışıklığın sonucu değildi…

Spontan bir durumdu …

Ben tesadüfen orada bulunuyordum.

O da oradakiler ile tokalaşınca benimle de tokalaştı…

Beşeri bir nezaketti bu davranış .

BİR KURGU OLARAK BU TOKALAŞMA ŞÖYLE BİR ŞEYE VESLİLE OLSAYDI NE OLURDU ACABA ?

Tabi bunu bilmem mümkün değil.Bu tamamen gerçeklememiş bir kurgu …

“AAAAA ben sizi tanıdım.

Siz benim partimden Saim Küçükakdere ile benden randevu almıştınız .

Bir sorununuz vardı .

Bende küçük bir defter çıkartıp anlat bakalım demiştim size, ama ben konunun yabancısıyım bana (B)’ye anlatır gibi anlatın demiştim.

Sonra sizi tam olarak dinlememiştim.Sizleri görevli teknik iki bayan ile buluşturup yan odaya geçmenizi istemiştim çünkü randevularım vardı onları da bekletmemem gerekliydi…

Sahi sonra ne oldu ?

O görevli kızlarımızla ne konuştunuz?

Siz yanılmıyorsam bana Gemlik Belediyesinin yargılanıp mahkum olduğu bir mahkeme kararına uymamı istiyordunuz .

Peki ben ne yapmıştım?

Örneğin avukatlarımı toplayıp nedir bu mesele diye sormuşmuydum?

T.C.

BURSA

2. IDARE MAHKEMESI

ESAS NO : 2021/1091

KARAR NO : 2022/1692

Bunu hatırlamıyorum …

Bizim partide bu işe bulaşan var mı demiş miydim?