Abidin Uyar Yazdı; “Hesap sormadın(ız) da ne kazandınız?”

Abidin Uyar Yazdı; “Hesap sormadın(ız) da ne kazandınız?”

Karakolda doğru söyleyen mahkemede şaşan muhalefet örneği…

Muhalefette  iken bir çok yolsuzluktan bahseden  siz.

Belediyeyi  kazanınca neden sustunuz ?

Hiçbir şey kazanmadınız üstelik kaybettiniz  …

Oysa Gemlik’teki siyasi hafızaya çok önemli not düşebilirdiniz …

Tarihsel sorumluluğunuza  çok önemli ahlaki ilke katabilirdiniz  …

 En rasyonel ihtimal sizin de sabıka kaydınız çoktu …

Muhtemel korktunuz…

“Ya bizden de hesap sorarlarsa” dediniz …

Oysa bir yerden başlanmalıydı…

Neye mal olursa olsun …

Hadi şimdi UĞURLAR  olsun …

Bir hikayenin özeti …

Yıl 2016;

Gemlik savcılığına verdiğimiz suç duyurusundan ne müspet ne menfi hala bir cevap gelmedi iki başkan değişti.

Şikayet olunanlar Gemlik belediye başkanı ve diğer yetkilileri idi …

 Avukatımızla verdiğimiz dilekçe tarih  1/7/2016 sayı 13170

Belediye meclis  büyük millet meclisinin yetkisini  kullanmıştı .

Anayasal suç işlemişti .

Kıyı kenar çizgisini değiştirme suçu işlemişti …

Sadece çok cahil olduklarından mı bu suçu işlemişlerdi ?

Evet cahillikleri de  vardı tabi ama bilinçli, planlı programlı sofistike bir faaliyet olarak bunu yapmışlardı …

Birilerine ekonomik kazanç transfer etmek içindi  …

Anayasası’na göre; T.C. Anayasa Üçüncü Bölüm III. Kamu Yararı Madde 43. “Kıyılar, Devletin hukum ve tasarrufu altındadır. Deniz, göl ve akarsu kıyılarıyla, deniz ve göllerin kıyılarını çevreleyen sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir.demesine rağmen 10 metrelik çizgiyi 3.5 metreye düşürmüştü …

 Ben bir arkadaşla çevre bakanlığı Bursa il müdürlüğünde de ifade vermiştik …

Hiçbir şey çıkmadı …

Daha sonraları gene Bursa büyük şehir ve Gemlik belediyesi hakkında avukatımız bir daha suç duyurusunda  bulundu …

Hiç bir sonuç çıkmadı …

Üç mahkeme kararı da belediyeyi mahkum etmişti .

Tabi Bursa Büyük şehri de   …

Mahkeme kararlarını delmek için plan değiştirmişlerdi  …

Binalar orada duruyordu .

Mahkeme ruhsatları ,parselasyon işlemlerini yapı kullanma izin belgelerine kadar her şeylerini  iptal etmişti… 

Yani ortada gayri meşru bloklar duruyordu   …

Gemlik belediyesi  mahkeme kararına uymamak için iki kez plan değiştirip bu bloklar yeni plana göre diyordu …

Mahkemede  yeni blok falan yok o bloklar bizim iptal ettiğimiz bloklar siz sadece planı değiştirmişsiniz  bizim hukuksuz dediğimiz bloklar aynen duruyor diyordu…

Yani siz bu suçu işlediniz.

Kıyı kenar çizgisini değiştiren bir plan yaptınız .

Yürütmeyi durdurma kararına uymadınız bu bir suçtu.

Arkadan binaların bitmesini sağladınız …

Bu binaların yıkılması gerekirken siz yeni bir plan daha geçirdiniz ve  bu binalar yeni plana göre yapıldı dediniz .

Oysa o binalar hep orada duruyordu ve mahkeme o binalar için karar vermişti .

İsnat edilen suç konusu yargı kararlarına uymamak ve görevi kötüye kullanmaktı …

Çünkü yıkım kamu zararıydı ve tüm Gemlik halkın cebinden bu para çıkacaktı…

Kat malikleri İç işleri bakanlığına yaklaşık 40 şikayet dilekçesi vermişti .

Bu işte bir hayli, tecrübeli olan bir arkadaşım boşuna uğraşmayın demişti …

Ne iç işleri bakanlığı ne ilgili birimler yargılama izni vermezler .

Bu durum sadece benim takip ettiğim net bir suçtu …

Daha kim bilir neler vardı …

Sayıştay raporları neler söylüyordu…

Bir artık parsel olayı anlatılır ki hiç üstüne gidilmedi …

Ve şimdi  Gemlik halkı yeni bir belediye başkanı seçecek …

Kimin seçileceğini tahmin ediyorum …

İnşallah yanılırım…

Beni şaşırtacak hiçbir durum yok …

Bu işin metafiziğini  anlatmaya  çalışıyorum …

KİMİ SEÇMELİYİM !!

Kimi seçmeliyim  sorusu modern dünyanın en saçma sorusudur ……

Kimi seçersen seç …

İstersen dünyanın en hırsız, en aşağılık adamını seç veya tam tersi olsun seçtiğin belediye başkanı  veya  en üst yönetici   melaike’(meleklerden )den olsun…

Ülkende hukuk sistemin felç ise, sistem yönetimin yoksa, hiçbir sonuç alamazsın …

Belediye başkanı kim olsun değil …

Asıl soru ;

Belediye başkanını  denetleyecek  sistemin var mı ?

Şimdi var tabi diyecek olanlarda olacak …

Var tabi ama sadece muhalefet için var …

Ona kayyumda atarsın, görevden de alırsın …

Gerekçen zaten hazırdır …

Peki iktidarın belediyesine dur diyecek güç var mı?

Oysa hukuk, ister iktidar belediyesi olsun  ister olmasın kanunsuz iş yapandan  hesap soracak durumda olursa kimi seçerseniz seçin hiç korkmayın…

Aslanlar gibi  yolsuzlukla mücadele edecek birimleriniz varsa hiç korkmayın …

O hukuk herkesin yakasına  yapışabilmeliydi …

Şimdi diyebilirsiniz ki yapışmıyor mu? …

Tabi ki yapışıyor…

Karikatürdeki gibi….

Oysa şöyle olmalı …

Trump’a dolandırıcılıktan 354,9 milyon dolar ceza

Aydınlanma ile tanışmamış seçmen kitlesinin önünde en büyük engel  kültürel  muhafazakarlık ve taşra milliyetçiliğidir…

Henüz bu iki kültür maalesef  “felsefi  muhafazakarlık  ve vatanseverlikle”  tanışmadı  …

Bu yüzden hangi kent değerlerini muhafaza edeceğini bilmiyor.

Çünkü düşüncesi yok.

Düşünmek için önce sendeki

“beni” keşfedeceksin…

BİREY OLACAKSIN …

Düşünce bireysel tekil bir faaliyettir.

Bir ideoloji içinde kalarak düşünemezsin …

Koşulsuz itaatin olduğu yerde ne ahlak ne düşünce nede birey vardır…

Çok sevdiğim insanlar var içlerinde…

Konuşuyoruz .

Evet diyor evet haklısın tamam  hem de çok haklısın lakin  arkadan “ama” diyor …

“ama” kök bağlacı bütün şahsiyetini alıp götürüyor …

Çünkü özbilinci yok …

Entegral varlık …

Doğanın tahribatı ,rant kollama, crony kapitalizm denilen ülkenin soyularak yolsuzlukla  kamu kaynaklarının belli kesime, çıkar gruplarına, fertlere, devlet eli ile aktarılmasının karşında  ve faili meçhul cinayetlerin(En son Sinan Ateş cinayeti)karşısında en büyük direncin ve bilincin VATANSEVERLİK olduğunu    bilmiyorlar  …

NE ARADIĞINI BİLMEYEN KİMİ İSTERSE SEÇSİN …

Ahlak metafiziği…

Neden çalmamalıyım?

Neden imar rantına izin vermemeliyim?

Neden kamunun parasını kendi param gibi itinalı harcamalıyım ?

-Savcıdan hakimden korktuğum için mi?

-Veya Tanrının  beni cehennemin de yakacağı için mi ?

Hayır.

Bu koşullu ahlaktır…

Çıkar odaklı ahlaktır.(Teleolojik ahlak)

Öyle bir neden söyleyin ki içinde korku, yargılanmak, rezil olmak hapse girme kaygısı ve korkusu olmasın …

Yani neden ahlaklı olmalıyım ?

İşte o neden sizde varsa bunlar ahlakın birincil ilkesidir.

İşte siz erdem ahlakına (görev ahlakı)sahipsiniz demektir.

Ahlakı ahlak yapan en yüce değer …

Saçmalıyorum biliyorum .

Siyasette bunlar karın doyurmaz…

İlginç haberler dolaşıyor …

Henüz  yalanlanmadı …

Haber Report

@HaberReport

Murat Kurum: “İnanıyorum ki çevre katliamlarının hesabını sandıkta bir bir soracaksınız.”

demiş…

İyide o makamın en yetkilisi siz değil miydiniz muhterem beyefendi ?  …

İşte en son olan  korkunç facia…

Erzincan İliç’teki çökme yaşanan Anagold firmasına ait maden sahasında 2022 yılında siyanür borusunun patladığı, 20 ton siyanürlü kimyasal karışımın doğaya yayıldığı ortaya çıkmıştı. Murat Kurum yönetimindeki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Anagold firmasına 2022 yılında 16,4 milyon TL ceza yazmış ve faaliyetin devamına izin vermişti. Firmanın 2023 yılında ise 209 milyon TL’lik vergi borcu silinmişti.

https://www.bloomberght.com/erzincan-daki-madende-9-isciyi-bulma-calismalari-suruyor-2347572

Neyse her seçim öncesi  olduğu gibi belki yeni bir doğal gaz veya  petrol bulunurda  tüm skandalları unuturuz …

Amnesia(AMNEZİ) nedir bilir misiniz?

Tıpta bir çeşit hafıza kaybıdır  …

Ya siyasette ?

Seçmendeki  hafıza kaybıdır .

Geçmiş ile alakalı her şeyi

unutmasıdır …

Her şeyi  unutur seçmen  …

Depremi de,

İmar affını da ,

Mafyaya çıkartılan affı da ,

Son maden faciasını da  ,

“Nas” sı da …

“Sisiyi” de…

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM