Abidin Uyar Yazdı; “Demek böyle ölünürmüş!! …”

Abidin Uyar Yazdı; “Demek böyle ölünürmüş!! …”

Bir düşünme pratiği olarak  filozofça  yaşam …

Gecenin 10’u.

Yatağının yönünün değiştirilmesini istedi ve onun yardımıyla koltuğuna oturtularak isteği yerine getirildi.

Sonra tekrar yatağına uzandı.

Ve gece yarısı… Saat 1’i biraz önce geçmişti.

Yatağında hafifçe doğruldu. Mehmed’e hayat dolu seslendi.

‘Bana bir sigara ver, yak da ver’ Mehmed sigarayı sırtını ona dönerek, sözde edeplice yaktı ve verdi. Derin bir nefes çekti. Derin, çok derin bir nefes…

Sonra sigarayı Mehmed’e uzatıp ‘devam et’ derken, gözlerini, bal rengi gözlerini perdeleri açık pencereden dışarıya odanın ışığıyla parlayan komşusu ceviz ağacının dalları arkasındaki karanlığa dikti. Pembeden daha kırmızı dudakları hafifçe kıpırdadı.

‘Demek böyle ölünürmüş…’

 (Ömer Kısakürek Anlatıyor-Necip Fazılın ölümü)

Dünyevi hırs –tutku –güç –zenginlik ve ölüm …

Ölümü bir daha düşünmek vakti …

İnsan oğlunun inanılmaz servet tutkusu ve hiç düşünmediği  ölüm …

Oysa öleceğini bilen tek canlı İnsan oğlu…

Her şeyi bırakıp gideceğini bilerek …

Buna rağmen inanılmaz bir tutku ve arzu ile bağlandığı(mız) geçici dünya …

Bir parti adayı mal varlığını açıklamış…  

Mal varlığının kendisi makul şüpheli olarak duruyor …

İzahı çok güç … 

Aradığım cevaplar …

A-Bir insan böyle bir serveti nasıl biriktirir?

B-Bir insan böyle bir serveti neden biriktirir ?

Hukukilik ile meşruluk arasındaki fark…

 a-politik süreçler

Crony kapitalizminin* olduğu ülkelerde

Burjuva sınıfı*yoktur .

Zenginlik külünden doğmaz…

İlk sermaye (birikimi)sanayi devrimini yapmamış toplumlarda kendiliğinden ortaya çıkmaz.

Hukuk yozlaşmış olduğundan bir çok neden devreye girmiş olabilir.

İhale yasaları değiştirilip ihalelerin belli aile veya şahısların üstünde kalabilir …

Rant kolama en üst düzeyde serveti oluşturabilir…

Sayısız yol ve yordam icat edilip fert zengin edilebilir …

Politik süreçler ilk sermaye birikimini sağlar…

Politika yapıcısı+ bürokrasi sınıfı artı iş adamı   işbirliği serveti

ortaya çıkartır …

Yani devlet olmadan işin içinde yasal soygun gerçekleşmez…

Her şey hukukidir(kitabına uygun)

Ancak meşru(ahlaki) değildir…

b-piyasa süreçleri …

Yasaların suçu engellediği hukuk devletlerinde,

bu süreçte piyasanın ihtiyacı olan talepler kendiliğinden oluşur.

Birey bu süreci kendi iradesi ile belirleyemez …

Denetim mekanizmaları aktif tir .

Kimsenin gözünün yaşına bakmaz…

Piyasa denen olgu işler …

Devlet kayırmacılığı yoktur…

Ben bir seçmenim …

1-Seçmen olarak bir  başkan adayının servetindeki bu anormalliğin nedenini merak etmek hakkımdır.

Seçeceğim insanda aradığım ilkeler olacaktır …

Dolayısı ile sormak durumundayım …

 Böyle bir zenginlik niçin ve neden arzu edilir? 

 Ben sadece ölümlü bir varlık olarak  insan  böyle bir serveti neden arzular ve biriktirir sorusunun peşindeyim …

Böyle bir zenginliği neden isteyeyim? 

 Geleceğimi düşündüğüm için olabilir mi?

Dürüst cevabım hayır …

Dini açıdan değil …

Öleceğimi biliyorum…

Onların hepsi burada kalacak …

Eğer ihtiyarlamayı başarabilirsem bir gün bedenim değişecek …

Gözlerim görmeyecek, dizlerim tutmayacak, iki büklüm olacağım  ,her hastalık bende mevcut olacak …

Bu gerçeği zaten biliyorum …

Üstelik  mirasın nasıl bir kavgaya sebep olduğunu da  biliyorum …

Çocuklarımın arasında en uyanık olanı diğer kardeşlerine kazık atacak bunu da ihtimal olarak düşünüyorum …

Ve işin en acı tarafı  bendeki bu hırsın ve arzunun nedenini biliyorum …

Herkesi aldatıp inandırabilirim ancak bir tek kendimi aldatamam …

BEN ;BENİ ÇOK İYİ TANIYORUM …

“Ben” bendeki “benin” ne düşündüğünü   çok iyi biliyorum…

Bunu benden daha iyi kimse bilemez(Tanrı hariç)

Ölümü anlamak adına muhteşem bir eser…

 İVAN İLYİÇ’İN ÖLÜMÜ

Rus asıllı yazar Lev Tolstoy’un 1886’da yazdığı uzun bir hikayesidir.

 O yüksek rütbeli bir yargıçtır…

 İvan İlyiç ölüme gittiğini anlamakta ve hayatın bir muhasebesini yapmaktadır artık …

Para, servet, şöhret ve saygınlığın, boş, saçma ve yarasız olduğunu iyice anlamıştır.

Ya çalışma arkadaşları ölüm haberini alınca ne yapmışlardır ?

Herkes, “işte o öldü; ben ölmedim!” diye düşündü veya hissetti…

Yakın ahbapları, yani İvan İlyiç’in dostları denilen kimseler de, elle­rinde olmadan can sıkıcı bir nezaket ödevi olan matem törenini ve ölenin karısına başsağlığı zi­yaretine gitmek zorunluluğunu düşündüler…

Üstelik mesai arkadaşlarından biri içten içe boşalan yerlere geçmeyi istedi…

Öyle ki, dairede yükselmek isteyen arkadaşlarından Fyodor Vasilyeviç, “‘Ştabel’in ya da Vinnikov’un yerini herhalde bana verirler artık’ diye geçirdi aklından.

Çünkü ta ne zaman verdikleri söz var.

Bu terfi benim için nereden baksan yılık sekiz yüz ruble ek gelir demektir dedi …

Kalemden gelecek olanlarda cabası” diye içinden geçirdi ..

HAMİŞ; Keşke insanımız pragmatik zekası ile dindarlığa, makama, mevki ve zenginliğe en kestirme yoldan sahip olma isteğinden önce filozofça yaşam ile tanışsaydı .

*Crony kapitalizmi :Halk arasında ahbap çavuş kapitalizmi olarak bilinir.

Kısaca devlet eli ile fert zengin eden düzen.

Şuan bizdeki gibi …

*Burjuva sınıfı :Bu sınıf kent soylu orta sınıftır. Birikimlidir. Hiç bir şeyi hazır bulmamıştır. 

Entelektüeldir. Bizde ki gibi görgüsüz zengin sınıfı değildir. 

Şımarık kibirli ve tüketim tercihlerini​ yani ,arabasını, evini, kolundaki saatini, eşini, giyim kuşamını değiştirerek kendini ilerici bir üst sınıf zanneden sınıf hiç değildir .    

Son söz ;

Zengin olmak ile varlıklı olmak arasında ki fark…

Prof.Aygül  Akyol

Zengin ve Varlıklı Olmak Nedir? Filozofça Yaşam’da Hayatın Anlamı 26. Bölüm (youtube.com)

 

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM