Mehmet Atmaca; “Aşdod Limanındaki Ayşe Gemisi Canımızı Daha Çok Yaktı”

SP Bursa Milletvekili Mehmet Atmaca, Korku Dolu Saatleri Anlattı:
“AŞDOD LİMANINDAKİ AYŞE GEMİSİ CANIMIZI DAHA ÇOK YAKTI”
Gazze’ye insani yardım ulaştırmak için yola çıkan ancak İsrail tarafından alıkonulan üç milletvekilinden birisi olan Saadet Partisi Bursa Milletvekili Mehmet Atmaca, korku dolu anları basın mensuplarıyla paylaştı. SP Hatay Milletvekili Necmettin çalışkan ve Gelecek partisi Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün ile birlikte İsrailli askerler tarafından rehin alınan Mehmet Atmaca, İsrail güçlerinin uluslararası hukuku ihlal ederek gemiye müdahale ettiğini söyledi. Dünya kamuoyunu ayağa kaldırmak, İsrail Zulmünü dünyaya göstermek ve Filistin Halkının yanında olduklarını bir kez daha kanıtlamak için SUMUD Filosu ile birlikte yola çıktıklarını açıklayan Mehmet Atmaca yaşadıkları korku dolu, gerilimli süreci detaylarıyla anlattı. Gazze Halkının yanında olmayı sürdüreceklerini ifade eden SP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Mehmet Atmaca, “Bizleri en çok yaralayan rehin alınmamız, kötü muamele yapılması değildi. Biz bunlara hazırlıklı olarak gönüllü gittik. Bizi en çok yaralayan koskoca Akdeniz’in İsrail’in gölü olması ve buna kimsenin ses çıkartmamış olması oldu. Bir de rehin alındığımız Aşdot Limanında ‘Ayşe’ isimli Türk gemisini görmemiz bize çok acı verdi. İsrail’e ticaret maalesef devam ediyor” dedi.
Saadet partisi Bursa İl teşkilatının düzenlediği basın toplantısında, İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu’ da yer aldı. Saadet Partisi Bursa İl Başkanı Hamza Gürsel, iktidarların somut adım atmamasının sonucu olarak aktivistlerin ve milletvekillerinin rehin alındığını belirterek, 77 yıldır zulme suskun kalınmasının soykırımı getirdiğini vurguladı. Barış planının Trump, ABD ve emperyalistlerin başarısı olmadığını savunan Hamza Gürsel, HAMAS’ın direnişinin bu sonucu getirdiğini söyledi. SP İl yönetimi ve Mehmet Atmaca’ya destek veren İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu’da, milletvekillerinin herkesin duygularını dile getirdiğine dikkat çekerek, “bizim de göğsümüzü kabarttılar. Geçmiş olsun ve hoş geldin diyoruz. Dayanışmamız sürecek” diye konuştu.
SP GİK Üyesi Gökhan Gerçek’in yanı sıra yönetim kurulu ve partililerin de yer aldığı basın toplantısında rehin sürecini detaylandıran SP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Mehmet Atmaca, yeterli sayıda gemi bulunamadığı için 30 Ağustos tarihinde Tunus’tan gidemediklerini anımsattı. İkinci harekâtta SUMUD Filosunda Vicdan isimli gemiye katıldıklarını anlatan Mehmet Atmaca, “22 ülkeden aktivistler ve milletvekilleri dünya kamuoyunu ayağa kaldırmak, dikkatleri Siyonist Teröre, İsrail Zulmüne dikkat çekmek için gemilerle yola çıktılar. Ne aktivistler ne de bizler, tereddüt ya da korku hissetmedik. Kararlı biçimde, taviz vermeden yola devam ettik. Rehin alınmadan bir gün öncesinde dolaylı olarak İç İşleri Bakanlığından uyarı yapıldı. Vicdan gemisi botlarla rehin alınamayacak büyük bir gemiydi. Bombalama, batırılma tehlikesi olduğu uyarısı yapıldı. Biz Vicdan gemisinde 26’sı Türk, 92 kişiydik. Sabaha karşı 05.15’te 3 tane savaş gemisi 3 tane helikopter, çok sayıda botla gemiye yanaştılar. Önce helikopterlerle iniş yaptılar. 92 kişiye karşı 100’den fazla silahlı asker ile müdahale ettiler” dedi.
Eziyet, işkence görmediklerini ancak baskı ile karşılaştıklarını belirten Mehmet Atmaca, kıyafet dışında her şeylerine el konulduğunu da bildirdi. Defalarca aranıp, defalarca sorgulanıp, soğuk klime verilen bir odana birkaç saat bekletildikten sonra, önden kelepçelenerek hücrelere atıldıklarını kaydeden Atmaca, “Bizi ertesi gün yine aldılar. Cezaevine gidiyoruz sandık ama havalimanına getirdiler. Tel Aviv’den Türkiye’ye uçuş yok. Polonya, Dubai gibi başvurulan 4 ülke deport kararını kabul etmedi. Bizi yine hücrelere götürdüler. 10 saat bir şey yemedik, içmedik. Bize yemek, içecek getirdiler ama eğitim aldığımız için onların verdikleri yiyecek ve içecekleri kabul etmedik. Dış İşleri Bakanlığımız devreye girince, deport taleplerini Azerbaycan kabul etti. Azerbaycan üzerinden Türkiye’ye döndük. Bu arada Vicdan gemisine el koymadan önce telefonlarımızı denize atmıştık. Gazze’de yaşanan soykırımın yanında bizim yaşadıklarımız hiçbir şey değil. Ancak şunu diyebilirim ki, Koskoca Akdeniz İsrail’in gölü olmuş, bu bizi çok yaraladı. Bir de Aşdot Limanında gördüğümüz ‘Ayşe’ isimli Türk gemisi canımızı yaktı. Ticaretin halen devam ediyor olması bize daha ağır geldi. Gazze’ye, Filistin’e her zaman destek olmayı sürdüreceğiz. Bizimle aynı inançta olmayan insanların da çırpınması umutlarımızı yeşertti” diye konuştu.