TMMOB IKK, Tarım Orkam – Sen Bursa Şubesi, DOĞADER, Ormancılar Derneği Bursa Şubesi ve Bursa Barosunun organize ettiği etkinlikte, Uludağ Alan Başkanlığı uygulamasına bir kez daha tepki konuldu. “Uludağ’ın her karışı milli park olarak kalmalıdır” denilen basın açıklamasına, CHP Bursa Milletvekilleri Hasan Öztürk, Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Orhan Sarıbal ve Kayıhan Pala’nın yanı sıra, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz’da destek verdi. Etkinliğe, İyi Parti Bursa İl Yöneticileri de katıldı. TEMA Vakfı Bursa Şubesi başta olmak üzere, çok sayıda sivil toplum kuruluşunun da desteklediği basın açıklamalı etkinlik, Bursa Bölge İdare Mahkemesinin de bulunduğu Efe Tovers Binası önünde gerçekleşti. Uludağ Alan Başkanlığının da ofis kiraladığı öne sürülen bina önündeki basın açıklamasını KESK Dönem Sözcüsü Fikret Gizir yaptı.
Uludağ’ın özelliklerini anlatarak basın açıklamasını okuyan KESK dönem sözcüsü Fikret Gizir, Uludağ Milli Parkının 1961 yılında ilan edilen Milli Parklardan birisi olduğunu belirterek, “Özel bir koruma kanunu olan 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu hükümleri kapsamında yönetilen 13 bin 24 hektar büyüklüğünde bir korunan alandır. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Uludağ Milli Parkı sınırlarının Uludağ alanı sınırları ile çakışan kısımlarının milli park vasfının kaldırılmasına ve bu alanda milli park iş ve işlemlerini yürütmek üzere ilgili idarelere tahsis edilmiş olan taşınmazların Uludağ Alan Başkanlığına devredilmesine karar verilmiştir., Ülkemizin taraf olduğu Uluslar arası Sözleşmeler ve IUCN kriterleri açısından, Milli Parkın kaynak değerlerinin sürdürülebilir kullanımı ve gelecek nesillere aktarımı açısından alanın tamamının Milli Park statüsünde kalması gerekmektedir” dedi.
KESK Dönem Sözcüsü Fikret Gizir, Milli Parkın doğal SİT olduğunu ifade ederek, bu ortadan kalktığından dolayı, doğal kaynakların korumasız kalacağını, ve zaten hassas olan ekosistemin tamamen yok olacağını, su kaynaklarının zarar göreceğini, Bursa tarımının ve yerleşim alanlarının Uludağ’dan gelebilecek sellere maruz kalabileceğini vurguladı. Gizir, konuyu yargıya taşıyacaklarını da kaydederek, mücadelenin ve dayanışmanın devam edeceğini sözlerine ekledi.
CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Anayasa Mahkemesine kararın iptali için başvuruyaptıklarını hatırlatarak, hukuka güvendiklerini ve süreci sonuna kadar takip edeceklerini bildirdi. Bursa halkının duyarsız kaldığının altını çizen Kayışoğlu, “Bursa halkıyla birlikte Uludağ’a sahip çıkmalıyız” diye konuştu. CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal’da, Uludağ Alan Başkanlığı uygulamasının iktidarın siyasi bir kararı olduğunu savunarak, “Uludağ AKP’nin mirası, kimsenin malı değildir. Yaşasın dayanışma, kahrolsun onların alan yönetimi” dedi.
CHP Bursa Milletvekili Hasan Öztürk’te, sivil toplum örgütlerinin dayanışmasına, sonuna kadar destek vereceklerini söyledi. CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala’da, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Körfez ülkeleri gezisini anımsatarak, Uludağ’ın da körfez sermayesine aktarılabileceğini öne sürdü. Uludağ Alan Başkanlığınınm utanç vesikası olduğunu anlatan Pala; “Tarih bunu asla affetmeyecek. Dayanışma ve mücadelemiz, hukuki süreci takibimiz sonuna kadar sürecek” diye konuştu.