TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu ev sahipliğinde yapılan toplantıda, 13 bin hektarlık alanda kurulu Uludağ Milli Parkı’nın yaklaşık 5 bin hektarlık bölümünün milli park statüsünden çıkarılarak, alan başkanlığı adı altında yapılaşmaya açılacak olmasına tepki gösterildi. Türkiye Ormancılar Derneği Bursa İl Temsilciliği, Bursa Akademik Odalar Birliği Dönem Sözcülüğü, Bursa Barosu Başkanlığı, DOĞADER, Tarım Orkam-Sen ve Eğitim Sen tarafından desteklenen toplantıda, “Uludağ’da alan başkanlığı istemiyoruz” denildi.
Toplantının moderatörlüğünü Mimarlar Odası Başkanı Şirin Rodoplu Şimşek yaptı. Slayt gösterimle desteklenen toplantıda konuşan Türkiye Ormancılar Derneği Bursa Temsilcisi Cemal Türeyen, birçok bilimsel araştırmanın da yapıldığı Uludağ Milli Parkının yüzde 71’inin tamamen orman örtüsü ile kaplı olduğunu, geriye kalan bölümünün ise üzerinde sadece Uludağ’da yetişen, dünya literatüründe yer alan 32 endemik türün bulunduğu alpin çayır alanları ile kayalık alanların oluşturduğuna dikkat çekerek, Bursa’nın ve Güney Marmaranın içme su kaynaklarının tamamına yakınını da barındıran Uludağ’da kurulması düşünülen alan başkanlığı ile doğanın büyük ölçüde tahrip edileceğini savundu.
Şirin Rodoplu Şimşek’te, “alan başkanlığı için hazırlanan kanun teklifinde belirtilen komisyon ve danışma kurulunda yer alacak üyeler ağırlıklı olarak turizm ve ticaret sektörü temsilcilerinden oluşmaktadır. Bu komisyonun alanda yapacağı uygulamaların Uludağ’ı korumaya yönelik olmayacağı açıktır. Alan Başkanlığı ile yönetme biçiminin olumsuz örnekleri Kapadokya’da görülmektedir” dedi.
Bursa Barosu Başkanı Avukat Metin Öztosun’da, söz konusu yasanın alan değil, talan yasası olduğunu vurgulayarak, Kapadokya ve İznik’i örnek göstererek, ortaya çıkan tabloyu masaya yatırdı. Öztosun, hukuki olarak konunun takipçisi olacaklarını kaydederek, alan yasasına karşı olduklarını belirtti. DOĞADER yetkilileri de, Alan yasanını Bursa’ya ihanet olarak nitelendirdi.
Yapılan basın açıklamasında da, “Uludağ Milli Parkı’nın endemik türlerinin ağırlıklı olarak bulunduğu 2100 hektarlık bölümünün yönetimi, kurulması istenen Alan Başkanlığına devredilecek ve bu alanda Milli Park Yasaları uygulanamayacaktır. Alan Başkanlığının içersindeki Hazine ile Kamu Kurum ve Kuruluşlarının mal varlıkları üzerinde tam yetkili olması, bu sınırlar içersindeki gerçek ve tüzel kişilere ait taşınmaz mallar ile tesisleri kamulaştırma yetkisine sahip olması, burada yapılacak her tür ve ölçekte planların hazırlanması, uygulanması ve buna benzer daha nice kararların alınması ve uygulanması yetkileri ile donatılmış Alan Başkanlığı projesinin, Uludağ Milli Parkı’na çok büyük zararlar vereceği aşikardır. Bu alanda yapılacak yeni otel zincirleri, yeni yerleşim yerleri, otoparklar, yeni yollar ve artacak nüfus, mevcut doğal dokuya büyük zararlar erecektir. Bursa’mızı besleyen su kaynakları kirlenecek, endemik türler yok olacak, artacak yapılaşma sonucu bacalardan çıkan sıcaklık, Uludağ’ın kış aylarındaki ortalama ısı değerini olumsuz değiştirecektir. Bu nedenlerle Uludağ’da, Alan Başkanlığı kurulmasının, Uludağ’ımıza ve dolayısıyla Bursa’mıza getireceği olumsuzluklar nedeniyle Uludağ’da Alan Başkanlığı kurulmamasını ve Milli Park olarak yönetilmeye devam edilmesi konusunu kamuoyuna saygı ile arz ederiz” denildi.