Eğitim İş Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy, Cumhuriyet Eğitiminin yeniden kurulması gerektiğini vurgulayarak, 4 artı 4 artı 4 sisteminden vazgeçilerek, ilköğretimin en az 6 yıla çıkarılması gerektiğini savundu. On’da Son Nokta Programında çarpıcı açıklamalarda bulunan Yeliz Toy, eğitimcilerin Cumhuriyet tarihinin en büyük yoksulluğunu yaşadığına dikkat çekerek, 26 binin üzerinde olan yoksulluk sınırının üstünde maaş talep ettiklerini ve vergide adalet diyerek, vergi diliminin yüzde 15’e sabitlenmesini talep ettiklerini söyledi.

On’da Son Nokta Programının yapımcısı ve sunucusu Gazeteci Cemal Kırgız’ın sorularını yanıtlayan Eğitim İş Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy, 12 Ocak’ta üretimden gelen haklarıyla yapılan iş bırakma eylemine de değinerek, “İsyanımızı alanlara taşıyoruz. Bu bir uyarıdır. Eylemlerimiz devam edecek” dedi. TÜİK tarafından açıklanan enflasyon rakamlarının, gerçeği yansıtmadığını belirten Toy, “TÜİK halkı kandırıyor, emekçinin emeğini, sofradaki zeytinini, ekmeğini çalıyor. Bugün memur emekçisinin maaşları asgari ücretle karşılaştırılıyor. Ama bunu doğru bulmuyoruz. Çünkü asgari ücrette çok düşüktür. Geçmişte kamu emekçilerinin maaşları asgari ücretin üç katıydı. Şimdi üç kamu emekçisinin maaşını topladığımızda yoksulluk sınırına bile yaklaşmıyor. Özellikle de eğitimcilere yönelik iktidar tarafından itibarsızlaştırma kampanyası yürütülüyor” dedi.

Öğretmenlik meslek kanununu yargıya taşıdıklarını ifade eden Eğitim İş Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy, “Bugün bir öğretmenler odasında 5 ayrı bordro hazırlandı. Öğretmen ile baş öğretmen arasındaki maaş farkı 7 bin lira, baş öğretmenle sözleşmeli öğretmen arasındaki fark ise 10 bin lirayı aşıyor. Öğretmenlik mesleği paramparça edildi. Hak kaybımız büyük oldu. Yaptığımız araştırmada öğretmenlerimizin yüzde 92’si ek iş aramakta. Cumhuriyet tarihinde bir ilk gerçekleşti, öğretmenlerimiz asgari ücrete, açlığa, sefalete mahkûm edildi. Bu anayasanın eşit işe eşit ücret ilkesine aykırıdır. Öğretmenliği 5 parçaya böldüler. Buradan soruyorum, elinize ne geçti? Eğitimin niteliği mi arttı, öğrencilerimizin, çocuklarımızın sorunları mı çözüldü? Okul sorunları mı bitirildi? Neden bu eşitsizlik diye soruyoruz, halen cevap veremiyorlar. İtirazımız ve dava sürecimiz devam ediyor” diye konuştu.

Cumhuriyet tarihinin en büyük yoksulluğunu yaşayan öğretmenlerin hemen yüzde 100 zam ve vergi diliminin yüzde 15’e sabitlenmesini istediğini anlatan Yeliz Toy, enflasyonun önüne geçilip, bu talepleri uygulanana kadar eylemlerini sürdüreceklerini açıkladı. Bursa’nın 5 bin derslik ve 5 bin öğretmene ihtiyacı olduğunu savunan Yeliz Toy, Nilüfer ilçesi örneği verdi. Toy, “Eğitim giderek özelleştirildi. Devlet okulu bulamayan aileler, İmam Hatiplere mecbur olmamak için çocuklarını özel okullara gönderiyorlar. Özel okullar her yerde pıtrak gibi çoğalıyor. Bugün Nilüfer ilçesinde özel okul sayısı, devlet okulu sayısını geçmiş durumda. Ve bir başka tehlike de, iktidarın 15 Temmuz darbe kalkışmasından ders almamasıdır. Başka tarikatlar, başka cemaatler de bu okulların içine sızmıştır” dedi.

Çocuk işçi çalıştırılmasının yanı sıra 4 artı 4 artı 4 eğitim öğretim sistemine de tepki gösteren Eğitim İş Bursa Şube Başkanı Yeliz Toy, “Çocuklarımız köfteci firmalarının ucuz iş gücü haline getirilmemelidir. Kendi çocukları yurt dışında okuyan iktidar yetkililerine soruyorum, onlar çocuklarını MESEM’e verir mi? Çocukların olması gereken yer okuldur. Köfteci dükkanlarında çalışmak değildir. Aileler çocuklarını yoksulluktan gönderiyorlar. Eğitim sistemimiz de İlköğretim’in Finlandiya’daki gibi 6 yıla çıkarılarak düzeltilmelidir. Cumhuriyet eğitimi yeniden kurulmalıdır. Bunun mücadelesini sürdüreceğiz” diye konuştu.

Öğrencilere yemek konusunda da çarpıcı açıklamalarda bulunan Yeliz Toy, “Eğitim İş olarak araştırma yaptık. Her dört çocuktan birisi aç durumda. Kantinlerin öğrenci başına elde ettiği gelir 80 kuruşa düştü, 13 öğrenciye bir simit düşüyor. Sıcak yemek ve su verilsin talebimiz ret edildi. Bir dönem süt veriliyordu, o da artık verilmiyor. Çocukları korumak, geleceğimizi korumaktır. Biz bir nesli kaybediyoruz. Bir vakfa 1 milyar aktarıldı. Vakıflara, tarikatlara, cemaatlere aktarılan bu para ile öğrencilerin en azından süt sorunu giderilebilirdi. Şimdi, tüm çabalara, itirazlara rağmen yemek desteği verilmiyor” dedi.

Eğitim İş’in 15 Mayıs’tan itibaren başta Nilüfer ve Osmangazi olmak üzere artık toplu iş sözleşme görüşmeleri masasında olacağını da vurgulayan Yeliz Toy, “Birileri kral çıplak demeli. Tüik yalan söylüyor deli. Bunu eğitim iş dediği için eğitimcilerimiz bizlere güç katmaya, bizlerle birlekte olmaya devam ediyorlar. Bursa’da bir yıl önce 2 bin olan sayımız 4 bin 600’e Türkiye genelinde de 117 bine yükseldik. 15 Mayıs’tan itibaren masada biz de olacağız” diye konuştu.