Nilüfer Belediyesi önceki dönem Belediye Başkanı ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey, On’da Son Nokta Programının konuğu oldu. Siyaset ve Bursa gündemi konusunda önemli açıklamalarda bulunan Mustafa Bozbey, ‘Yeşil Bursa’ özlemine dikkat çekerek, “Bu kenti, özlenen ve kaybettiğimiz değere, Yeşil Bursa’ya dönüştürmeliyiz. Bunu yapacak kabiliyet ve bilgi birikimimiz var” dedi.

Gazeteci Cemal Kırgız’ın hazırlayıp sunduğu On’da Son Nokta Programının konuğu olan CHP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayı ve önceki dönem Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, konuşmasına asrın felaketi olarak nitelendirilen 6 Şubat tarihli Kahramanmaraş Bölgesi Depremlerini merkeze alarak başladı. Deprem Bölgesinde ilk günden itibaren çalışmalar yapan ve incelemelerde bulunarak, yardım kampanyalarına öncülük eden Mustafa Bozbey, buradaki gözlemlerini masaya yatırdı. 1999 Gölcük ve Marmara depremlerinden maalesef ders çıkarılmadığını savunan Bozbey, “Ders çıkarmadığımız ortaya çıktı. Buna yapmadığımız gibi, gerekli tedbirleri de almadığımızı maalesef acı bir tecrübe ile yaşadık. Deprem sonrasında insanların yaşadığı, su, tuvalet, gıda, barınma, hijyen sorunları depreme hazırlıklı olmadığımızı da gösterdi. 6 Şubat umarım miat olur” dedi. Aktif ve pasif fay hatlarının yeniden değerlendirilip, bilimsel verilerle ortaya çıkarılması gerektiğine işaret eden Mustafa Bozbey, bilimsel, mühendislik hizmetleri ve denetimlerinin de önemine dikkat çekti. Nilüfer Belediyesinde yaptıkları Mahalle Afet Konteynırı alanları çalışmasını anlatan Bozbey, “28 Mahallede Mahalle Afet Konteynırı kurduk. İçinde jeneratör, kazma, kürek, delici, kesici aletler bulunan bölgeler oluşurduk. Nilüfer’de mahalle bazında gönüllülere eğitimler verdik. Profesyoneller gelene kadar, ilk etapta müdahale edebilecek insanlar yetiştirdik. Bunun ne kadar önemli olduğunu, Kahramanmaraş ve Hatay depremlerinde gördük. İnsanlar, ilk üç-dört gün kurtarılmayı beklediler, su, tuvalet, gıda bulamadılar, enkaz altında ölüme terk edildiler. Bu açıdan bakınca Nilüfer depreme en hazırlıklı kent durumundadır” diye konuştu. İstanbul’da 1999 depremi sonrası belirlenen 493 deprem toplanma alanının 400’ünde AVM yapılması konusunu da eleştiren Mustafa Bozbey, Bursa’da da aynı durumun yaşandığını ifade etti. Nilüfer’de deprem toplama alanlarının korunduğunu vurgulayan Bozbey, buna karşın Bursa’da sadece Merinos ve Kültür Park’ın toplanma alanı olarak kaldığını belirtti. Yunuseli Havaalanının inşaata açılacak olmasını eleştiren Mustafa Bozbey, kentsel dönüşüm de deprem toplanma alanlı, bilimsel çalışmaların önemine de değindi.

Perdeli sistemle yapılan binalarda, can kaybının az olduğunu anlatan CHP Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Nilüfer Belediyesi önceki dönem Başkanı Mustafa Bozbey, nasıl bir kentsel dönüşüm sorusuna da önemli yanıtlar verdi. “Dönüşüm yapılırken kentleri kirletmemeliyiz. Kentsel dönüşüm, bölgeyi, mahalleyi, hatta üç beş tane mahalleyi birden kapsayan ciddi bir planlamadır. İçinde, sosyal donatı alanları, kamu binaları, yeşil alanlar, spor tesisleri, oyun alanları, sağlık binaları, otoparklar, kültürel alanlar olan bölgelerdir. Bu yapılmazsa, kentsel dönüşüm olmaz. Bugün kentsel dönüşüm diye yapılanlar sadece bina yenilemedir. Buna kentsel dönüşüm denmez. İlave tesisler, sosyal alanlar, yeşil alanlar yapılmıyorsa, insan unutuluyorsa, bu kentsel dönüşüm değildir. İnsanı unutarak, insanı da dönüştürmeden kentsel dönüşüm olmaz. Böyle olunca insanlar mutlu olmazlar. Bugün Nilüfer Ataevler bölgesinde olduğu gibi, bina dönüştürerek kentsel dönüşüm yapamazsınız. Ataevlere araçla girip çıkmanız mümkün değil. Aynısı Yıldırım’da, Osmangazi’de de yapılıyor. Bizim Bursa için kentsel dönüşümde önemli projelerimiz var. Bilimsel verilerle destekli kentsel dönüşümü biz yapacağız. Yeşil Bursa en büyük özlemim. Bursa’yı kaybettiği değere, Yeşil Bursa’ya dönüştüreceğiz” diyen Mustafa Bozbey, ciddi, bilimsel, çağdaş bir kentsel dönüşüm çalışmasıyla vatandaşın, kamunun, şehrin ve müteahhitlerin kazanacağını söyledi.

Deprem riski yüksek Gemlik’in de, Bursa deprem planı içinde değerlendirileceğini açıklayan Mustafa Bozbey, İznik Gölü ve Gölyazı’ya köy bağlantılı bisiklet yolları yapılacağını, İznik Gölünün çekilmesi, kirletilmesinin önüne geçileceğini, İznik’in tarihi ve kültürel mirası ile Çini’sinin dünya tarih turizmine açılacağını, Yenişehir, Orhangazi ve diğer ilçelere yapmayı hedefledikleri yatırım ve hizmetleri de özetledi.

Bursa Büyükşehir Belediyesinin ulaşımda sınıfta kaldığını öne süren Mustafa Bozbey, Uludağ Alan Başkanlığı çalışmasına da tepki gösterdi. Uludağ’ın yapılaşmaya açılmaması gerektiğine vurgu yapan Bozbey, “Alan başkanlığı Uludağ ve Bursa’ya yapılacak en büyük kötülüktür. Biz Uludağ’ı korumalıyız” diye konuştu. Bursa’nın Hava Kirliliği sorununun da önemli bir boyuta ulaştığını anlatan Bozbey, “Elimizde bir veri yok ama çok iyi biliyoruz ki, her gün, her ay, yüzlerce binlerce insanımızı bu kirli hava yüzünden kaybediyoruz. Sanayisi, kaçak yapıları, kaçak sanayisi etkin biçimde denetlenmelidir. Kaçak yapılaşmanın ve kaçan sanayinin önüne geçilmelidir” dedi.

Bursa Atatürk Stadyumunun yıkılması konusunda da çarpıcı açıklamalarda bulunan Mustafa Bozbey, “En büyük hayallerimden birisi de Atatürk Stadyumunun yeniden yapılmasıdır. Yıkılma aşamasında Büyükşehir Belediyesinde defalarca konuşma yaptım. Kamuoyuyla görüşlerimi paylaştım. Bu bölge de yeşil alan olsun ama, stadyum kalsın, Bursa Spor hiç olmazsa özel maçlarını burada oynasın, tribün altı Bursa Spor müzesi olsun istedim. Ancak başaramadık. Anılarımız, hikâyelerimiz, tarihi değerimiz yıkıldı. Bu iktidarın en büyük özelliklerinden birisi de bu. Tarihi, hikâyesi, anıları olan yerleri yıkıp, kendi hikâyelerini yaratmaya çalışmak. Ama olmuyor. Biz Bursa Spor’un marka değerine sahip çıkacağız. Hiç olmazsa Bursa Spor müzesini buraya yapacağız. Bursa Spor’un marka değerini, şeffaf kaliteli, liyakat sahibi yönetimlerle yeniden oluşturacağız. Bursa Spor o muhteşem eski günlerine, şahlanış dönemine adım adım böyle dönecek. Anılarına, tarihi ve kültürel mirasına, hikâyelerine kaldığı yerden devam edecek” diye konuştu.

14 Mayıs seçimlerinde sandık güvenliği konusunda gerekli önlemlerin alınacağını belirten Mustafa Bozbey, herkesin oyunun doğru sayılıp, tutanaklara doğru geçirileceğine inandığını bildirerek, hukukçuların ve halkın sandıklara sahip çıkacağını iddia etti. Millet İttifakı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’nin 13. Cumhurbaşkanı olacağına yürekten inandığını kaydeden Bozbey, Kılıçdaroğlu ile olan anılarını da anlatarak, “Bir değişim isteği öne çıkıyor. 14 Mayıs’ta bir Ortadoğu ülkesi mi olmaya karar vereceğiz, yoksa özgürlüklerin, demokrasinin, adaletin, insan haklarının hakça paylaşıldığı bir yönetime mi, buna karar vereceğiz. Çocuklarımıza, torunlarımıza gelecekte nasıl bir ülke bırakmayı düşünüyoruz, ona oy vereceğiz. Ben Sayın Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’nin 13. Cumhurbaşkanı olacağına inanıyorum. Bunu, iktidara yaptırdığı birçok sorun çözücü önerileriyle de kanıtladı. Herkes sandığa gidip, oy kullansın, bu oylarına da sahip çıksın istiyorum” dedi.

Millet İttifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, DEVA Partisi Lideri Ali Babacan, Cumhurbaşkanı Yardımcılığı adayları İstanbul büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile birlikte 6 Mayıs’ta Bursa’ya geleceğini bir kez daha hatırlatan Bozbey, millet ittifakı Bursa Milletvekili aday listesini de, “Her biri ayrı bir değer. Her biri çok önemli adaylar. Bursa’yı ve ülkemizi en iyi temsil edecek arkadaşlarımız. Toplumun her kesimini temsil ediyorlar” diye nitelendirdi.