1 Mayıs işçi bayramının  tarihsel süreci çok ilginçtir …

1886’da Amerika İşçi Sendikaları Konfederasyonu önderliğinde işçiler günde 12 saat, haftada 6 gün olan çalışma takvimine karşı, günlük 8 saatlik çalışma talebiyle iş bıraktılar.

Chicago da yapılan gösterilere yarım milyon işçi katıldı.

Günümüzde sosyalist ülkelerde ve daha birçok ülkede tatil günü olan 1 Mayıs’ı işçiler büyük kitle gösterileriyle kutlar; bazı ülkelerde 1 Mayıs siyasal bir eylem biçimini de alır…

Fakat sonra vahşi batı ve kapitalist ülkeler öyle bir şey yaptı ki işçilerin aklına dahi gelmediği inanılmaz hakları ne yürüyüş, ne slogan, nede devrime ihtiyaç duymadan demokrasi ve hukuk normlarını ilke haline getirip yaptılar …

İş yasalarından, tehlikeli işler tüzüğüne kadar, doğum izinlerinden yıllık izinlere kadar, iş mahkemelerinden tüketici haklarına işçi lehine kanunları geliştirdiler. İşverenler ağır tazminatlara mahkum oldular ..

Bu gün en gelişmiş işçi hakları Rusya da, Çin’de ,Latin Amerika ülkelerinde değildir …

 Onlarda da kapitalizm vardır …

Adı devlet kapitalizmidir   …

Bizde olan crony kapitalizmidir (ahbap çavuş kapitalizmi  )

Bu kapitalizm en vahşi olanıdır…

 Devlet eli ile fert zengin edilirken kamu kaynakları belli zengin ailelere ve şahıslara üstelik yasaların güvencesi altında aktarılır…

  Çünkü yozlaşmış hukuk suçu cezalandırma aracı iken suçu aklama aracı haline gelmiştir …

(BKZ İmar yasası)

Başta imar rantı böyle oluşur …

Yasal soygun hukukun güvencesi altında gerçekleşir …

 Diğer batılı, demokrasi, hukuk ve insan haklarının üst düzeyde olduğu ülkeler de ki kapitalizm ise kurallı kapitalizmdir…

Başta kartel yasaları ciddi tehdittir …

 Kapitalizm sadece üretim biçimdir.

 Vahşi olan veya olabilecek olan ise kapitalistin kendidir onun aç gözlülüğü ve inanılmaz hırsı kazanma arzusu ve maksimalist talepleridir.

Ve ona göz yuman yardım ve yataklık yapan devlettir …

Devlet işin içinde olmadan sömürü gerçekleşmez …

Bizim ülkemizde de BAYRAMLAR SEMBOLİK KAPİTAL (META)olarak  bolca kutlanır …

 İşçi sınıfımız  yoktur ama İşçi bayramımız vardır …

Burjuva sınıfımız yoktur ama işverenimiz vardır… 

Köylü sınıfımız  yoktur ama köylümüz vardır …

Burada ki SINIF kavramı gerçek anlamda iktisadi tabakalaşma olarak var olan sınıf BİLİNCİDİR .

  Bize hiçbir zaman kapitalizm gelmemiştir …

Osmanlıya gelmemişti …

Merhum sosyalist iktisat tarihçisi İDRİS KÜÇÜK ÖMERİ okuyun…

Demokrasimiz yoktur ama Cumhuriyet Bayramımız vardır …

(Çin, İran’da cumhuriyettir)

Anayasal hukukumuz  yoktur ama anayasamız vardır …

ZAMAN MI KIYMETLİ EMEK Mİ KIYMETLİ?

Hiç kusura bakmayın ve kendimizi kandırmayalım emek ne kutsaldır ne değerlidir…

Bu sadece TOTOLOJİDİR …

Duyulara hitap eder …

Bu sadece edebiyattır …

Herkes bu ezberi  tekrarlar ama gene de Ankara da okuyan çocuğuna  para yollarken internet bankacılığını kullanıp

sıfır maliyetle  ve en kısa anda parayı ulaştırmak ister …

Bunu yaparken onlarca emeği dışlar ve devre dışı bırakır…

Halbuki bundan 30 yıl evvel bankalar sadece bu iş için bir dünya eleman çalıştırır ve emek kiralardı ..

Bizler bir bordo yaparken üç kişi tam bir hafta çalışırdık çünkü elle yapılırdı ve emek çok kıymetliydi…

Bilişim devrimi ile bilgi saray ortamında aynı işi tek başına bir saatte bir insan yapmakta  …

Emek, zaman tercih teorisi ile ispatlanmıştır ki artık vazgeçilmez olan değildir…

Rothbard’a göre, insanlar ulaşmak istedikleri amaçları en kısa zamanda gerçekleştirmeye çalışırlar. 

Bu durum zamanın kısıtlı ya da nadir olmasından, dolayısıyla idareli kullanılması gereğinden kaynaklanır.

 Amaca ne kadar kısa sürede ulaşılırsa o kadar iyidir.

Aynı şekilde, bir üretim süreci ne kadar kısa süreli olursa üretici için o kadar iyidir.

Sanayi devrimi sonrası makineleşme  ve yapay zeka emeği vaz geçilmez olmaktan çıkartmıştır…

Emek arzının bu kadar yüksek, emeğe talebin ise çok az olduğu, işyerlerinin yüksek kiralar, yüksek vergiler ve  maliyet enflasyonu ile  başa çıkamadığı için kapandığı bir ülkede ,

sermaye  temerküzünün de yetersiz kalması sebebi ile özellikle vasıfsız emek hiç değerli değildir …

10 kişinin talep edildiği bir yere 1000 kişi baş vurduğunda siz her gün emekçi/işçi bayramı kutlasanız ne olur?

SON SÖZ :

Karl Marx Zincirlerimizden Başka Kaybedecek bir şeyimiz yok derken o gün haklıydı …

Fakat bu gün;

işçinin zincirlerinden başka kaybedeceği çok şey vardır …