“ULUDAĞ ALAN BAŞKANLIĞI GELECEK KUŞAKLARA İHANET DEMEKTİR”

“ULUDAĞ ALAN BAŞKANLIĞI GELECEK KUŞAKLARA İHANET DEMEKTİR”

13 bin hektarlık alanda kurulu Uludağ Milli Parkı’nın yaklaşık 5 bin hektarlık bölümünün milli park statüsünden çıkarılarak, alan başkanlığı adı altında yapılaşmaya açılacak olmasına tepki gösteren DOĞADER Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Güler, “Uludağ Bursa’nın canı ciğeri, Uludağ Alan Başkanlığı gelecek kuşaklara ihanet etmektir” dedi. On’da Son Nokta Programının konuğu olan Sedat Güler, birçok bilimsel araştırmanın da yapıldığı Uludağ Milli Parkının yüzde 71’inin tamamen orman örtüsü ile kaplı olduğunu, geriye kalan bölümünün ise üzerinde sadece Uludağ’da yetişen, dünya literatüründe yer alan 33 endemik türün bulunduğunu söyledi. Doğayı ve Çevreyi Koruma ve Doğa Sporları Derneği (DOĞADER) Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Güler, Uludağ’ın ayrıca,  alpin çayır alanları ile kayalık alanların oluşturduğuna dikkat çekerek, Bursa’nın ve Güney Marmara’nın içme su kaynaklarının tamamına yakınını da barındıran Uludağ’da kurulması düşünülen alan başkanlığı ile doğanın büyük ölçüde tahrip edileceğini savundu.

On’da Son Nokta Programının yapımcısı ve sunucusu Gazeteci Cemal Kırgız’ın sorularını yanıtlayan DOĞADER Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Güler, Dünya’da alan başkanlığı diye bir uygulamanın olmadığını, Milli Parkların geçerli uygulama olduğunu ifade etti,  Sedat Güler, Çanakkale ve Kapadokya’dan sonra 3. Kez Uludağ’da uygulanacak olan Alan Başkanlığının, 1300’ün üzerinde endemik bitki ve sadece Uludağ’da bulunan 33 endemik bitki ve canlı türünün olduğu alana yapılmak istendiğini hatırlattı. Habitat’ın yok edileceği uyarısını defalarca tekrarlayan Güler, “Çanakkale’de yapılan Alan Başkanlığı, o bölgeye zarar verecek bir konumda değil. Ancak Kapadokya’da yaşanan katliamı, faciayı biliyoruz. Çanakkale alan başkanlığı Çanakkale bölgesi için, Kapadokya alan başkanlığı da Nevşehir için çok büyük zararlar vermez. Ancak Kapadokya’da tarihi ve kültürel mirasa büyük zararlar verildi. Kaçak yapılaşmanın önü açıldı. Uludağ ise öyle değil., Uludağ Bursa’ya can veriyor. İçtiğimiz suyun çoğu Uludağ’dan aldığımız havanın tamamı Uludağ’dan. Bursa’da 6’sı kaçak 23 tane Sanayi Bölgesi var. Kirli havanın yutağı Uludağ’dır. Uludağ Bursa’nın canı ciğeridir” dedi.

Bütçe görüşmeleri sırasında oldu bittiye getirilerek geçirilen Uludağ Alan Başkanlığı yasasının, bazı Ak Partili Milletvekilleri tarafından bile benimsenmediğini açıklayan DOĞADER Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Güler, Uludağ’ın 12 ay boyunca turizme yönelik hizmet vereceği savunusuna da tepki gösterdi. “Turizm tüketim kültürüdür” diye konuşmasını sürdüren Sedat Güler, “İstemeden de olsa doğaya, çevreye zarar verir. Uludağ yılda 2 milyon turist ağırlıyormuş. Bunu 4 milyona 5 milyona çıkarmayı hedefliyorlarmış. Uludağ 4 milyon turisti kaldıramaz. Dünyadaki hiçbir Milli Park’ta bu kadar yapılaşma yoktur. Bu durmalıdır. Uludağ tam koruma altına alınmalıdır. Oysa tam tersi yapılıyor. 1 Köknar ağacı 72 insanın günlük oksijen ihtiyacını karşılarken, teleferik yapılacak diye 3 bin köknar ağacı kestiler. Biz teleferik yapımına karşı değiliz. Bu kadar ağaç kesileceğine, ağaç katliamı yapılacağına çoban çeşmesi denilen telesiyej hattının olduğu bölge tamamlanabilirdi. Şimdi birinci ve ikinci oteller bölgesi Alan Başkanlığı ile birleşecek. 2. Oteller bölgesinin genişlememesi için iki kez daha açtık, iki kez kazandık. Şimdi Cumhurbaşkanının önüne getirilerek, genişleme konusu bir imzayla kabul edildi. Oysa arıtma ve atık su alt yapısı yok. Daha bu alt yapıyı yapmadan, tamamlamadan Alan Başkanlığı ile Uludağ Habitat bölgesi yok edilecek. Bir arıtma tesisinin yapımından söz ediliyor, ancak eksi 20 derecede çalışıp, çalışmayacağı belli değil. Ekolojik denge bozulması, kuraklık, zaten Uludağ’da turizmi iki aya düşürdü. Artık traktörlerle kayak bölgesine kar taşınıyor. Uludağ bu durumdayken, turizmden bahsediliyor. O kar taşıyan traktörler de bitkilere, ağaçlara zarar veriyor. Önce bunlar çözülmeli. Uludağ, turizmi kaldıramaz” dedi.

Uludağ’ın Milli Parklar yetkisindeyken kaçak yapılaşmaları yıktırdığını anımsatan Sedat Güler, şimdi bu yapıların çoğaltılmasının amaçlandığını öne sürdü. Sedat Güler, “Uludağ Milli Parkı’nın endemik türlerinin ağırlıklı olarak bulunduğu 2100 hektarlık bölümünün yönetimi, kurulması istenen Alan Başkanlığına devredilecek ve bu alanda Milli Park Yasaları uygulanamayacaktır. Alan Başkanlığının içersindeki Hazine ile Kamu Kurum ve Kuruluşlarının mal varlıkları üzerinde tam yetkili olması, bu sınırlar içersindeki gerçek ve tüzel kişilere ait taşınmaz mallar ile tesisleri kamulaştırma yetkisine sahip olması, burada yapılacak her tür ve ölçekte planların hazırlanması, uygulanması ve buna benzer daha nice kararların alınması ve uygulanması yetkileri ile donatılmış Alan Başkanlığı projesinin, Uludağ Milli Parkı’na çok büyük zararlar vereceği aşikardır. Bu alanda yapılacak yeni otel zincirleri, yeni yerleşim yerleri, otoparklar, yeni yollar ve artacak nüfus, mevcut doğal dokuya büyük zararlar erecektir. Bursa’mızı besleyen su kaynakları kirlenecek, endemik türler yok olacak, artacak yapılaşma sonucu bacalardan çıkan sıcaklık, Uludağ’ın kış aylarındaki ortalama ısı değerini olumsuz değiştirecektir. Bu nedenlerle Uludağ’da, Alan Başkanlığı kurulmasının, Uludağ’ımıza ve dolayısıyla Bursa’mıza getireceği olumsuzluklar nedeniyle Uludağ’da Alan Başkanlığı kurulmamasını ve Milli Park olarak yönetilmesinin devam etmesini istiyoruz. Bizi istemezükçü olarak itham ediyorlar, öyle değiliz. Hanlar bölgesini mesela, geç bile kaldılar diye düşünüyoruz. Bursa’nın tarihi ve kültürel dokusunu ortaya çıkaran her güzel çalışmayı destekliyoruz” diye konuştu.

Hukuksal süreci devam ettirip takip edeceklerini savunan DOĞADER Yönetim Kurulu Başkanı Sedat Güler, “Hukuksal mücadelemizi hem Anayasa Mahkemesi hem de idari mahkemeler yolu ile sürdüreceğiz. TMMOB ve Akademik odalar ile işbirliği yaparak, TBMM nezdinde de  girişimlerimiz sürecek. Eylemlerimiz de, kamuoyu açıklamalarımızı da devam ettireceğiz. Uludağ ulusal değerimizdir. Ortak akılla hareket etmeliyiz. Hep söylüyorlar ya referandum yapalım diye, Bursa’da yapsınlar bakalım referandum, ne çıkacak. Bursa halkı Alan Başkanlığını istemiyor. Keyfiyetle olmaz. Üniversitede hocalarımız var, jeoloji, kimya, ziraat odalarımız, mimarlar, mühendisler odalarımız var. Gerek görülüyse görüş alacaklarmış, böyle bir şey olmaz. Biz, yeni yasama yılına bırakalım, görüşler alınsın dedik, bu kabul edilmedi.

Uludağ’a gitmek için vatandaşların ilgi gösterdiği Teleferik fiyatlarını da eleştiren Sedat Güler, “130 lira bir kişi, sosyal tesislerde bir çay 14 lira, bir salep 55 lira. Sucuk ekmek Uludağ’ın şanıdır, o da 80 lira 100 lira. Bir emekli, asgari ücretli nasıl gitsin?  Bu parayı vatandaşlarımız nasıl versin? Bunu Ak Parti Bursa Milletvekili Sayın Hakan Çavuşoğlu’na da söyledim. Kadıyayla hattını da açmıyorlar. Teleferik ücretleri, getirip götürme 50-60 lirayı geçmemeli” dedi.  Sedat Güler, DOĞADER çalışmalarını da anlatarak, “Gelecek kuşaklara daha güzel bir Bursa için çalışmaları devam ettireceğiz” diye sözlerini tamamladı.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM